28 Haziran 2013 Cuma

Vampirle Görüşme-Interview with the Vampire: The Vampire Chronicles

Vampirli filmler ve diziler hakkında genel görüşüm bellidir, true blood saçmalığından sonra vampires diaries ilaç gibi gelmişti, alacakaranlık serisinin pabucu direk dama gitmişti. Bu film ise izlediğim tüm o filmlerin atası gibi. 94 yapımı bu filmde öyle detaylar var ki sonraki yıllarda çekilen tüm vampirli filmlerde etkisini görebilirsiniz...

Filmi özel yapan başrıldeki oyuncular kuşkusuz;        ... Sırf onlar için bile izlenesi bir film, oyunculuklar inanılmaz, tabi filmde göze batan, inandırıcı gelmeyen sahneler var, örneğin havaya uçtukları sahneler gibi, nerdeyse bellerindeki halatlar görünecek sanıyorsunuz ama yıl 94 yaklaşık 20 yıl öncesi, böyle düşününce film muhteşem oluyor...

Konu olarak da bildiğimiz pek çok vampirli filmden ayrılıyor. İnsan bir aşk hikayesi arıyor filmde, ama izleyicinin gözüne sokulan hiç bir duygu yok, Louis'in vicdan durumları hariç...

Anne Rice'nin romanından uyarlanan bu filmde; Louis (Brad Pitt) eşini dolayısıyla yaşama sevincini kaybetmiş bir gençtir, Lestat (Tom Cruise) onu keşfeder ve Louisin acılarına son vermek adına onu vampire dönüştürür, ona vampir olmayı öğretmeye çalışır, ancak Louis susuzluğunu gidermek için insan öldürmeyi reddeder, yolları ayrılır ama defalarca da kesişir... 

2013de izlemiş olmasam çok etkileneceğim bir filmdi, vampirli filmlerde başrol oyuncuları çok yakışıklı olmalı diye bir kural yok ama hep öyle seçilir ya bu film bu konuda kesinlikle zirvede, oyuncular gelecekte nerelere geleceklerinin sinyallerini vermiş resmen...

Her şeye rağmen puanım 6/10

2 yorum:

hey sen! okuyup geçme,yorumunu miras bırak bana...